Ben Hiçbir Şey Yapmıyorum – “Hiçbir Şey Yapma” Tarımı
“Hiçbir şey yapma tarımı” olarak da bilinen “Fukuoka Metodu”nu Osmaniye’deki kendi doğal tarım bahçesinde uygulayan Mehmet Tülüce, doğanın canlı ve cansız varlıklarıyla bir bütün olduğunu ve insan müdahalesi olmazsa muhteşem bir döngü içinde işlediğini kendi bahçesinden örneklerle anlatıyor.
– Hamiyet Bayram
‘Hiçbir şey yapma’ tarımı
Üç yıl önce ekimini yaptığım soğan ve bezelyeler mevsimi gelince (21 Aralık) yeniden çıkıyor.
Hasat zamanı bezelyeleri toplarken birkaç tohumu bırakıyorum. Tohumlar olgunlaşıp yere düşüyor ve mevsimi gelince çıkıyor.
Soğanlar da tohum veriyor ve tohumları yere düşüyor.
Ben hiç bir şey yapmıyorum.
Bahçemizde kuşlar tarafından dikilmiş yüze yakın zeytin ve zeytin fidanı var.
Özellikle karatavuk kuşu zeytini severek yer, zeytinin sert çekirdekli kırsağında yumuşatır ve dışarı atar. Toprak iyi ve uygun ise yere düşen çekirdek filizlenir.
Meyve tutan delice zeytinimiz
Hiçbir şey yapma tarımı yap – gerisini doğa halleder
İki incir yedi diye kuşları avlayan egoist çiftçiler var. Oysa doğada her canlının yaşama hakkı vardır. Hiç bir canlı zararlı değildir. Sebepsiz yaratılmamıştır. Her canlının doğada bir görevi, bir yararı vardır.
Şayet yırtıcı hayvanlar olmasaydı geyikler ve tavşanlar yeşil bitki diye bir şey bırakmazdı. Yılanlar olmasa ortalık fare kaynar.
Fareler ise açtıkları tüneller ile toprağı havalandırır ve böylece toprak suyu emer. Bunların dışkıları gübre olur.
Mantarlar olmasa dünya kemik ve kütük yığını olurdu.
Hiçbir şeyle mücüdele etmiyoruz. Bahçemizi otlar bürüdüğünde malçlama yapıyoruz, yani otları biçip fidelerin dibine seriyoruz.
Mehmet Tülüce